Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Avukatlık Kanununda yapılması planlanan değişiklikle ilgili temsil konusunda Anadolu barolarının rahatsızlığı olduğunu ancak değişikliğin içeriği belli olunca değerlendireceklerini söyledi.
Meslek örgütlerinin seçim sisteminin değiştirilmesi ile ilgili tartışma sürüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan Ankara ve İzmir Barolarının Diyanet İşleri Başkanını hedef alan açıklaması sonrası, “Bu örnek dahi meslek kuruluşlarının seçim yöntemiyle ilgili düzenlemenin aciliyetini ve ehemmiyetini göstermiştir. Bunlardan birileri de barolar ve tabip odaları başta olmak üzere yapılarının belirlenmesidir. Bu çalışmayı tekrar ele almalı, en kısa sürede Meclis’in takdirine sunmalıyız” dedi. Ak Parti’de bu konu üzerinde bir taslak oluşturmak için çalışmalar sürerken Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu da yaşanan tüm bu gelişmeler ve Avukatlık Kanunu’nda yapılması planlanan değişiklikle ilgili Aydınlık’a özel açıklamalarda bulundu.
‘BUGÜN BAŞLAYAN ÇALIŞMA AYRI’
Avukatlık Kanununda özellikle seçim sistemini de içine alacak şekilde bir değişiklik yapılmasına ilişkin sürecin başladığını takip ettiklerini kaydeden Feyzioğlu, “Birkaç gün önce sosyal medyada 2014-2015 yıllarından kalma bir kanun taslağı sırf ortalığı karıştırmak için dolaştırılmıştı. Önce ben sonra da sayın Adalet Bakanı gayet açık şekilde o taslağı kastederek, ‘Böyle bir taslak ne gündemdedir ne de günceldir’ dedik. Halen söylüyoruz. Öyle bir taslak ne günceldir ne de gündemdedir. Bugün milletvekilleri arasında başlayan çalışma ise ayrı bir çalışmadır” ifadelerini kullandı.
‘ANADOLU BAROLARINDA RAHATSIZLIK VAR’
Yapılacak çalışma konusunda çok sayıda görüşme gerçekleştirdiğini bildiren Feyzioğlu, “Bu taslağı hazırlayan sayın milletvekilleriyle de görüştüm. Zaten sayın Adalet Bakanıyla çok sık görüşüyoruz. Bunlara dayanarak söylüyorum. Bu çalışmanın amacı kamuoyunda bazı yerlerde bilerek veya bilmeyerek ortaya konulduğunun aksine baroları zayıflatmak değil. Tam aksine özellikle Anadolu barolarına da temsilde bir güç ve etki vermek.
Bugün yok sayılan, sayıları sebebiyle hiçbir karar alma sürecinde dönüp de bakılmayan baroları mevcut seçim sistemi sebebiyle özellikle TBB Genel Kurulunda etkili göremiyoruz. Yok hükmünde adeta diye bakılıyor. 40-50 Anadolu barosu bir araya geldiğinde 2 tane büyükşehir barosu kadar temsili yok. Anadolu’nun, baroların bir rahatsızlığı vardı. Temsile ilişkin bir değişiklik için çalışılmakta. Ortaya çıktığında katılırız, katılmayız bu olabilir” açıklamasını yaptı.
Büyükşehir barolarıyla ilgili de konuşan Feyzioğlu, “Büyükşehir barolarına geldiğimizde de seçim sistemi nedeniyle mensupların çok büyük çoğunluğunun ‘oylar dağıldı’ diye seçilen kurulların hiçbirinde tek bir temsil imkanı bile elde edemediğini görüyoruz. Yani tek tip seçim oluyor. Hangi liste bir, beş oy, on oyla kazanırsa o listenin tüm adayları yönetim, denetim, disiplin özellikle delegasyonda tek başına söz sahibi oluyor. 48 bin kişilik bir İstanbul Barosu. 8 bin oy almış birinci gelen liste. 7 bin oy almış ikinci liste.
Bir bakıyorsunuz ki tüm sandalyeler mutlak çoğunluk sistemi sonucunda bir listeye dağıtılmış. Hiçbir şekilde mevcut yönetimlere oy vermeyen sayılar çok daha büyük olduğu halde bir tane temsil imkanı bile bulamıyor. Özetle bu taslağı hazırlayanlarla yaptığım konuşmalarda bana söylenen nedir? Hem Anadolu barolarının bu yok sayılmasına karşı bir demokratik düzenleme hem de büyükşehirlerdeki barolarda yok sayılan büyük çoğunluğa da temsil imkanı vermek” değerlendirmesini yaptı.
‘ÇOKLU BARONUN GÜNDEMDE OLMADIĞI SÖYLENDİ’
Kamuoyunda bir ile birden çok baro, ya da baroya kayıt zorunluluğun kaldırılması gibi konuların da tartışıldığını belirten Feyzioğlu açıklamasını şöyle sürdürdü:
